top of page

Psikoloğumuz Diyor Ki - Mahremiyet Eğitimi - 2

  • 4 Kas 2024
  • 2 dakikada okunur

ree

Mahremiyet eğitiminde hedef çocuğa, kendinin ve diğerlerinin mahrem alanlarının olduğunun farkındalığını kazandırmaktır.


Çocuk, vücudunun özel kısımlarını, onları koruması gerektiğini, diğer insanların özel alanlarına saygı duymayı, istemediği dokunuş ve isteklere ‘hayır’ diyebilmeyi öğrenmelidir.

Mahremiyet, çocuklara küçük yaşlardan itibaren kazandırılabilecek ve kazandırılması gereken bir kavramdır.


Bebek, dünyaya geldiği ilk anlardan itibaren kendine merhametle ve sevgiyle dokunulup dokunulmadığını hisseder. Bedeni ve zihni bu dokunuşların mahiyetini kavradığı gibi aynı zamanda hafızasına kaydeder. O yüzden bebeğin bakımı ile ilgilenen kişilerin ona nazik davranmaları önemlidir. Bebeğin bezini değiştirirken altı sertçe silinmemeli, üstünü giydirip soyarken etrafta başkalarının olmaması sağlanmalıdır. Tüm bu hassasiyetler, bebeklikten itibaren uygulanmaya başlandığında ilerleyen zamanlarda çocuğun mahrem bölgelerini öğrenmesi ve koruması daha kolay olacaktır.


Bebeklikten çıkıp büyüdükçe çocuğa, anne-babası dışında yada onlar yanında değilken, kimsenin kendisine dokunmaması gerektiği öğretilmelidir. Bunu çocuğu ürkütmeden, hayatın normal akışı içinde yapmak gerekir. Çevresindeki yetişkinlerin çocuğu öpmek ya da kucaklamak istediklerinde ondan izin almaları bile bunu öğretmek için çok gerekli ve önemli bir adımdır.

Dudaklar da çocuk için özel alan olarak öğretilmesi gereken ve anne-babası tarafından bile öpülmemesi gereken alanlarından olmalıdır.


Tuvalete, banyoya, anne-babanın yada kardeşlerin odalarına girerken kapıyı çalmayı öğrenmesi için evdeki fertlerin de bunlara dikkat etmesi önemlidir. Banyo yaptırırken kardeşleri bir arada yıkamamak, çocuğu yıkarken iç çamaşırı ile yıkamak, tuvalette desteğe ihtiyacı yoksa yalnız kalmasını sağlamak mahremiyet eğitiminin temellerindendir.


Yabancı insanlardan yiyecek bir şey almaması, anne-babadan habersiz yabancılarla bir yere gitmemesi, kendisine dokunulmasına izin vermemesi gerektiği çocuğa anlatılmalı ancak bu onu ürkütmeden, korkutmadan tatlı ve yumuşak bir dille yapılmalıdır.


Aile, çocuk ile sıcak, samimi, sevgi ve güven dolu bir ilişki kurduğunda, çocuğun yaşadığı herhangi bir sıkıntı durumunda aileye başvurması daha yüksek ihtimalidir.

Duygularının bastırılmadığı ve reddedilmediği bir aile ortamında yetişen çocuk, birinin kendisine hoşlanmadığı ya da rahatsız olduğu bir muamelesini ailesine kolayca anlatır.

İstismar mağduru çocukların yaşadıklarını anlattıklarında onları yargılamadan karşılayacak bir aileye sahip olmaları sorunlarını çözmeleri ve tedbir alabilmeleri için en büyük ihtiyaçlarıdır.


Bu yüzden aile içinde duyguların fark edilmesi, ifade edilmesi, yönetilmesi gibi becerilerin de mevcut olması çok önemlidir.


Psikolog Hacer Nur AKSU Önceki Yazımızın Devamıdır... https://www.ilkyildizlaranaokulu.com.tr/post/psikoloğumuz-diyor-ki-mahremiyet-eğitimi

 
 
 

Yorumlar


anaokulu logo

© 2024 Tüm Hakları Saklıdır.

ADRESİMİZ
Küçük Balıklı Mah.
1. Pırıltı Sk. No: 7/C
Osmangazi / BURSA

  • Instagram
  • Facebook
  • YouTube
bottom of page